TÜRK TARİHİYLE İLGİLİ 100'E YAKIN KİTAP ARŞİVİ
https://yadi.sk/d/ZcPzHoVnpdi67
2 Haziran 2016 Perşembe
ESAT OKTAY YILDIRAN'IN HAYATI
ESAT OKTAY YILDIRAN'IN HAYATI
Esat Oktay Yıldıran 12 Eylül Harekâtı sonrası Diyarbakır Cezaevi'nde görev almış Türk subay. Diyarbakır Cezaevi'nde yaptırdığı işkencelerde suçlanmış 22 Ekim 1988 tarihinde şehit olmuştur.
Diyarbakır Cezaevi ve İşkence İddiaları
Yıldıran, Kıbrıs Savaşı sonrası Diyarbakır Cezaevi'ne bizzat Kenan Evren tarafından yollandı ve iç güvenlik komutanı olarak görev yaptı. Görev süresi boyunca işkence yaptığı iddia edilir ;
Hapishanede o yıllarda kalmış olan 32 kadın şöyle demiştir,
- "Elektrik dahil bütün işkence yöntemlerini yaşadık ama en ağırı cinsel işkenceydi."
- "Tecavüz ettikleri kadınları kanlı etekleriyle koğuş koğuş dolaştırdılar."
- "Etekleri başlarımıza geçiriyor, altımızın çıplak olmasını sağlıyor, 'gez' diyorlardı."
- "Banyodan çıkıp bornozla karşımıza gelip ve bize baka baka mastürbasyon yaptılar."
- "En büyük işkence başka kadınların çığlıklarını dinlemekti"
- "11 yaşında ikiz oğulları olan arkadaşımızın, oğullarına işkence yapıp sesini ona dinletmişlerdi."
- "Lağım sularının içine zorla kadınları soktular."
- "Çocuğum görüşe geliyor ama bana yapılan davranışlardan dolayı benden korkuyor o hiç sevmediğimiz gardiyanlara sarılıyordu. Çıktıktan sonra da bir süre kızım bana anne demedi."
- "Serbest bırakıldım ve eve gittim. Beni yıllarca görmeyen annemin bana ilk dediği şey, 'Bunca yıl neredeydin?' olup, kızlık muayenesine götürmek istediğini söyledi."
Osman Karavil (Diyarbakır doğumlu): Koridorda sıra dayağından geçirildikten sonra hücrelere dağıtıldık. Tek kişilik bu yere yedi kişi sığdırıldık. askerler göründü, 'ellerinizi uzatın' dediler. Hücrenin, kapı ve penceresinden ellerimizi uzattık. Yoruluncaya kadar dövüp gittiler. bu dayaklar, tahminen her yarım saatte bir tekrarlandı. Sonra hücre dayağı düzenine geçildi. günde üç fasıl, sabah, öğlen, akşam...
Mehmet Emin Kardeş (Mardin doğumlu): Dövüyorlar, muhakkak dövdüğü kişinin bir tarafını da kırıyorlardı. "Ne oldu sana ?" diyorlar, "Ranzadan düştüm komutanım" diyorduk. Herkese avuç avuç dışkı yediriyorlardı, bu çok sıradandı. 23'üncü koğuş'ta Y.A. adında bir arkadaşımız vardı. Herkesin gözü önünde ona cop soktular. Cop sokma, dışkı yedirme çok adettendi.
Paşa Akdoğan (Diyarbakır doğumlu): Tıraş kremini, kalın çizgiler şeklinde yüzümüze sürdüler, sonra upuzun ince bir ip getirerek, "tren yapacağız" dediler. Herkesin kamışına ip bağladıktan sonra "koş" dediler. Koşuyoruz ama en ufak bir şekilde geride kalmak herkesi gerdiriyordu ve aynı zamanda hep birlikte oturup hep birlikte kalkmak zorundaydık. Bir süre o şekilde koşturup yat-kalk yaptırdılar. Sonra alt hücrelere indirdiler. Banyo dedikleri de lağımdı. Köpeği öyle alıştırmışlardı ki, tekmil vermediğin zaman saldırırdı. Üzerimizdeki elbiseleri parçalardı ve hiçbir şekilde ona karşı bir şey yapamazdık.
24 Ocak 2016 Pazar
22 Ocak 2016 Cuma
TÜRKÇÜ KOMUTAN ESAT OKTAY YILDIRAN'IN MEZARI
TÜRKÇÜ KOMUTAN ESAT OKTAY YILDIRAN'IN MEZARI
22.10.1983 tarihinde İstanbul'da bölünmez Türk vatanını bölmek isteyen anarşistlerce şehit edilen cesur, iyiliksever, Atatürkçü kahraman Türk Subayı P.Bnb (1970-48)
Eşek cennetinin baş hurisi, Türklük düşmanlığından kararıp pörsümüş aşağılık kürt travesti Sakine Cansız'ın Türkçü komutan Esat Oktay Yıldıran ile ilk karşılaşması ve altına sıçışı
Etiketler:
Diyarbakır Cezaevi,
Esat,
Esat Oktay,
Esat Oktay Yıldıran,
Kıbrıs,
Oktay,
Yıldıran
Etiketler:
Diyarbakır Cezaevi,
Esat,
Esat Oktay,
Esat Oktay Yıldıran,
Kıbrıs,
Oktay,
Yıldıran
Kaydol:
Yorumlar (Atom)




